Erdoğan Olmasaydı Milletimizin Nefesi Kesilecekti

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Ataş, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ümmetin, milletin sesi ve soluki olduğunu belirterek, “Eğer Tayyip Erdoğan olmasaydı, milletimizin soluki kesilecekti, mazlum milletlerin soluki kesilecekti. Yeniden soluki tükenmek üzere bulunan milletlere, ümmetlere, ülkemize soluk aldırdığı amacıyla Sayın Cumhurbaşkanımıza teşekkür ediyorum.” dedi.

“RECEP TAYYİP ERDOĞAN SEMPOZYUMU”

Beyaz Hareket Derneği yönünden Grand Cevahir Otel’de “Recep Tayyip Erdoğan Sempozyumu” düzenlendi.

İLK OTURUMUN MODERATÖRLÜĞÜNÜ EGEMEN BAĞIŞ YAPTI

Eski Avrupa Birliği Bakanı Egemen Bağış, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Türk, İslam ve Dünya Siyasetindeki Yeri ve Önemi” başlıklı sempozyumun ilk oturumunun moderatörlüğünü yaptı.

Bağış, bugün yalnızca Türkiye’de ve Ortadoğu’da değil dünyada insanlık tarihi yönünden fazla kritik bir dönemden geçildiğini söyledi.

Belki haritaların tekrar gözden geçirildiğini, belki 1. Dünya Savaşı’nın 100. sene dönümünde kartların tekrar dağıtıldığını, dünyadaki zor odakları arasında net fark edilemeyen kıyasıya bir bilek güreşi yaşandığını ifade eden Bağış, “Böyle bir süreçte dünya en ağır ekonomik krizlerden birini yaşarken, ülkesini krizden etkilenmeden çıkarabilen bir lider, batı medyasının sistematik şeklinde yalanlarla, iftiralarla amaca koyduğu bir lider, kendi üklesinde dış odakların piyonu olmuş paralel ihanet çetesinin hedefindeki bir lider, milletin vicdanında ağırlanıp, müebbet muhalefete mahkum olmuş siyasilerin hedefindeki bir lider, milletinin gönlünde taht kurabiliyor.” diye konuştu.

“TAYYİP ERDOĞAN ANLATILMAZ ANCAK YAŞANIR”

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Ataş ise 40 senelik siyasi hayatının 30 senesini Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile geçirmenin büyük bir haysiyet olduğunu belirtti.

“Tayyip Erdoğan anlatılmaz fakat yaşanır” diyen Ataş, konuşmasını şu şekilde sürdürdü:

“Tayyip Erdoğan’ı yaşam sürdürmek lüzumiyor. Kelimeler kifayet etmiyor ki anlatalım, nasıl anlatacağız? Cümleler yeterli değil, onun amacıyla diyorum yaşam sürdürmek lüzumir. Recep Tayyip Erdoğan ile 1985 senesinde tanıştım. Refah Partisi Beşiktaş İlçe Yönetim Kurulu Üyesi şeklinde yeni bir oluşumun içerisindeydik. Elektriklerimizin olmadığı, sularımızın akmadığı bir ilçe binasında, yeni uygulanan yönetimle il başkanımız sıfatıyla ilçe teşkilatımıza gelmişti. Ondan ileri siyasi yolculuğumuz, bugüne kadar geldi.”

“O HAPİSHANEDE YATARKEN BİZ DE DIŞARIDA YATTIK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan, il başkanlığı döneminde fazla şey öğrendiklerini açıklayan Ataş, “Cesareti, kararlılığı, titizliliği, disiplini, mütevaziliği, güler yüzü… İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adaylığı sürecinde günlük programlarını hazırlardım. Büyükşehir Belediye Başkanlığını kazanmamız, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı dönemindeki çalışkanlığı, disiplini, başarısı bize hamdolsun bugünleri yaşattı. Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde Seçim Koordinasyon Merkezinde vazife yaptım. 2002 Genel Seçimlerine geldik, hapishane ebatı var. 4 ay 10 gün hapishanede yattı. Biz de tabiri caizse dışarıda yattık. Haftanın 3 günü ben Pınarhisar’a gidip geldim günlük ziyaretçilerin takibi amacıyla. Cezaevinden çıktıktan sonra ismi konulmamış bir yeni oluşumun çalışmalarına başladık. O çalışmalarda vazife alan 17 şahıstan birisiyim. Ben partinin resmi kurucu delegesi değilim ama fiili kurucu üyelerinden bir tanesiyim.” ifadelerini kullandı.

“ERDOĞAN ÜMMETİN, MİLLETİN SESİDİR, OLMASAYDI MİLLETİMİZİN NEFESİ KESİLECEKTİ”

Ataş, 2003 senesinin mart ayında ayında Siirt’te uygulanan seçimlerde, Seçim Koordinasyon Başkanı şeklinde vazife yaptığını anımsatarak, şunları kaydetti:

“13 sene SKM başkanlığı vakitı içerisinde üst kurulda en kıdemli insanlardan birisi benim. O kurulun üyeleri her seçimde değişirdi, biz değişmeden devam ettik Sayın Cumhurbaşkanımızla birlikte. Nihayet Cumhurbaşkanlığı seçimlerini yaşadık. O seçimde ben SKM Başkanıydım. Allah’a hamd ediyorum ki Büyükşehir Belediye Başkanlığı, milletvekilliği, bundan dolayı Başbakanlığı ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerini yürüten, yöneten şahıs şeklinde kendimi fazla talihli addediyorum. O şerefi bize lütfettiği amacıyla Allah’a hamdediyorm. Onun amacıyla diyorum Tayyip Erdoğan yaşanır, anlatılmaz. Sayın Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan ile fazla şık hatıralarımız var. Tayyip Erdoğan ümmetin sesidir, milletin sesidir, milletin solukidir, ümmetin solukidir. Eğer Tayyip Erdoğan olmasaydı, milletimizin soluki kesilecekti, mazlum milletlerin soluki kesilecekti. Yeniden soluki tükenmek üzere bulunan milletlere, ümmetlere, ülkemize soluk aldırdığı amacıyla Sayın Cumhurbaşkanımıza teşekkür ediyorum.

“BİZİM ONA SAHİP ÇIKMAMIZ, GÖZ BEBEĞİMİZ GİBİ KORUMAMIZ GEREKİYOR”

Bu başarılar kendi kendine gelmedi. Sayın Cumhurbaşkanımız lüzum Büyükşehir Belediye Başkanlığında, lüzum Başbakanlığı lüzumse Cumhurbaşkanlığı döneminde gecenin bir vakitında şantiye kontrolünü yapan bir liderdir. Gecenin bir vakitında, hizmetlerin yürütülüp, yürütülmediğini denetleyen kimliktir o. Gecenin bir vakitında, bir fakirin kapısını çalıp, halini, hatırını soran bir insandır o. Gecenin bir vakitında kimsesizlerin kimi olma özelliğini üzerinde, tüm yüreğinde taşıyarak o kimsesizlerin kimi olmaya çalışan kimliktir o. Gecenin bir vakitında seccadesine kapanıp, gücünün yetmediği yerlerde Allah’a yalvaran duamızdır o bizim. Onun amacıyla ona bizim sahip çıkmamız, göz bebeğimiz gibi korumamız lüzumiyor. Çünkü Recep Tayyip Erdoğan bu millete, bu ümmete Allah’ın bir lüftudur. Böyle bir imkan, bu tür bir şans her vakit ele geçmez.”

En İyi Burun Doktoru - Soğuk Lipoliz -